Vatandaşlık 2

     Vatandaşlık kavramını ve gereksinimleri bilmez gibi görünmek, azınlıklar ve onların hakları konusunda konuşmaya teşvik etmektedir. Bu açıdan  “Vatandaşlık Ve Birlikte Yaşama” Ezher’in Bildirgesi, aydınlar ve düşünürlerden, ayrımcılığa vurgulayan ve ayrılık anlamlarını taşıyan “azınlıklar” teriminin kullanım tehlikesi konusunda uyanık olmalarını umuyor.
Son yıllarda, sömürge dönemlerinin sona ermesiyle sona erdiğini düşündüğümüz azınlıklar teriminin yeniden yükselişini gördük. Ancak, o terim, Müslümanlar ve Hıristiyanlar arasında hatta Müslümanların kendi aralarında ayrım yapmak için yeniden kullanılmaya döndü. Çünkü bu terim, bağlılık dağılımı ve dış projelerin bağlılığına odaklanmaya yol açar. 
Geçen makalede söylediğimiz gibi Vatandaşlık kavramı, gölgesinde herkesin adalete güven duyduğu, görevler ve haklardaki eşitlik üzerine kuruludur. Bu nedenle toplumlarımızda tam vatandaşlık kavramını pekiştirmek gerekir. Yalnızlık ve aşağılama duygusunu taşıyan, çekişme ve fitne tohumları eken, bazı vatandaşların dinî ve medenî haklarına ve hak edişlerine el koyan ve ayrımcılık uygulanmasına yol açan azınlık kavramının dışlayıcı bir şekilde kullanılmasından da vazgeçmek gerekir.
Dolayısıyla vatandaşlık, tek bir vatanın çatısı altında bulunan, onun uyruğuna sahip olan, kendi topraklarında yaşayan ve ortak ulusal sorumluluklar taşıyan tüm yurttaşlar arasında din, etnik ve dil farkı gözetmeksizin tam ve adil eşitliktir...
Vatandaşlık, eşitlik, bir arada yaşama ve hukukun üstünlüğü ilkelerini uygulayabilmemiz ve üyeleri yukarıda belirtilen değer ve ilkelerden yararlanan toplumlar kurabilmemiz için güçlendirmesi gereken birçok değer olduğunu söyleyebiliriz... Bu değerlerden en önemlilerinden biri de aidiyet değeridir. Vatan uğrunda en kıymetli şeylerle feda etmeye insanları sevk eden asil bir insani değerdir.
Peygamber, Medine’nin anayasasında, ulus-devlette dini çoğulculuğun meşruiyetini kabul etti, çünkü bu anayasa Müslümanlar, Yahudiler ve Hıristiyanlardan oluşturulan Medine’nin sakinlerinin, tek bir milleti temsil etmesini belirledi.
Modern çağımızda, "İnsani Kardeşlik Belgesi" tüm insanlar arasında eşitliğin değerini vurgulamıştır. Bu belgenin ilk satırında şu değeri ifade etmiştir: “Haklar, görevler ve saygınlık bakımından eşit olarak tüm insanları yaratan Allah'ın adıyla...”.