Fransa'yı ve tüm ülkeleri, milyonlarca insanın duygularını riske atmamaya çağırıyorum.
Terörizm, uluslararası bir yaratım ve ülkelerin bununla oynadığı kiralık bir silahtır.Bu terörizmin kurbanı ise Müslümanlar ve Araplardır.
Büyük İmam Ezher Şeyhi Prof. Dr. Ahmed et-Tayyib, Pazar günü Ezher Şeyhliğinde, Fransa Dışişleri Bakanı “Jean-Yves Le Drian” ve beraberindeki heyeti karşıladı.
Büyük İmam, Müslümanların - hükümdarlar ve yönetilenler- İslam bayrağını yükselten terörü kesin bir şekilde redd ettiğini söyledi. İslam dini, onun peygamberi ve tüm Müslümanlar terörizmden çok uzaktır.Bu sözleri Londra, Paris, Cenevre, Roma, Birleşmiş Milletler, Asya ve her yerde söyledim.Teröristler katildir, suçludur ve onlardan sorumlu değiliz.Bunu, İslam için bir özür olarak söylemiyoruz.Çünkü İslam hata yapmadı ve kimsenin eylemlerinden sorumlu değildir. Ben ve bu Ezher sarığı, Bataklan Meydanı'na güller taşıdık. terörü reddedip terör mağdurlarına başsağlığı diledik.
Ezher şeyhi, Avrupa'daki yetkililerin bu terörizmin İslam'ı veya Müslümanları temsil etmediğini anlamalarının çok önemli olduğunu ekledi.Müslümanlar, terörizmin ilk kurbanıdır.Ülkelerimiz de terör kurbanıdır.Ekonomimiz terörizmden etkilenir.Terörizm her dinin ve sistemin taraftarları arasında vardır. Eğer Hıristiyanlığın, Yeni Zelanda olaylarından sorumlu olmadığını söylersek, İslam'ın kendi adına öldüren teröristlerden sorumlu olmadığını kabul etmeliyiz. İslam'ın terörle suçlandığını asla kabul etmiyorum. Kriz sırasında Fransız Dışişleri Bakanı'nın açıklamasını takip ettim ve bu açıklamalar bizim takdirimizi kazandı.
Ezher Şeyhi, “İslam'dan ve onun peygamberinden bahsedilirken, ben diplomatik konuşamam. Dinimize ve Peygamberimize karşı herhangi bir suçu her zaman ilk protesto edeceğim, bu gibi saldırgan ifadeler duyduğumuzda şaşırıyorum. Çünkü bu ifadeler Fransa'yı rencide ediyor ve Fransa ile Arap ve İslam halkları arasında bir nefret duvarı kurar. Bu ifadeler teröristler tarafından terör eylemleri gerçekleştirmek için istismar ediliyor ve burada yetkililer sorumluluğun bir kısmını taşıyor çünkü hükümetlerin görevi suçları gerçekleşmeden önlemektedir. Bir gazete, yaklaşık iki milyar Müslümanı ihanet ettiğinde bu ifade özgürlüğü değil, aksine Müslümanların ve tüm ılımlıların duygularını inciten ve Arap ve İslam ülkelerindeki Fransa menfaatlerine zarar veren bir suçtur” diye vurguladı. 
Büyük İmam, herhangi bir şey hakkında konuşacak kadar açık fikirlilik olduğunu, ancak Peygamberimize hakaret etmenin kesinlikle kabul edilemez olduğunu söyledi. Eğer Peygamberimize yönelik suçu ifade özgürlüğü olarak değerlendirirseniz, bu özgürlüğü şekil ve içerik olarak reddederiz. Alemlere rahmet olarak gelen Peygamber Efendimizi kim suçluyorsa onu uluslararası mahkemelerde takip edeceğiz. Ben hak ve özgürlük ülkelerinden, islamist ve islamcı gibi terörü İslam'a bağlayan tüm ifadeleri durdurmak için gerçek somut adımlar atmalarını istiyorum. Tüm bu terimler, Müslümanların duygularını incitiyor. 
Büyük İmam, terörizmin uluslararası bir yaratım olduğuna ve Arap dünyasının terör suçlarının işlendiği tiyatro olduğuna işaret etti. Ezher Şeyhi de “Bence terörizm, ülkelerin bununla oynadığı kiralık bir silahtır. Bu terörizmin kurbanı ise Müslümanlar ve Araplardır. Herkese, aşırıcılığı ve terörü ortadan kaldırmak için işbirliği yapmaya hazır olduğumuzu ve bunun için hiçbir çabadan kaçınmayacağımızı söylüyoruz” dedi.
Ezher Şeyhi, “Ezher, Fransa ile işbirliği yapmaya, İslam hakkındaki yanlış kanıları düzeltmeye ve Fransa'da aşırılıkçı ideoloji ve militanlığa karşı mücadele etmeye hazır olmaktadır. Karşılığında herhangi bir övgü veya teşekkür istemiyoruz. Çünkü İslam'ın mesajı olan barış için çalışıyoruz. Ilımlılık ve itidal yaymak ve Fransız dilinde işbirliği için özel bir platform sunmaya hazırız. Tıpkı Vatikan, Kiliseler Konseyi ve dünyadaki büyük dini kurumlarla işbirliği yaptığımız gibi işbirliği yapabiliriz. İnsan Kardeşlik Belgesi bu işbirliğinin en iyi kanıtıydı; yetkililer bu belgeyi okuyup düşünürse, dünya sorunlarını çözebileceklerdi” açıklamalarda bulundu.