Uluslararası Af Örgütü, Siyonist Varlığ’ın Filistinlilere karşı kurumsal ve sistematik 'apartheid' (sistemsel ayrımcılık) rejimi uyguladığını ve "insanlığa karşı bu suçu işleyen Siyonist Varlığ’ın hesap vermesi gerektiğini" açıkladı.
Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Agnès Callamard, diğer kurum yetkililerinin katılımıyla işgal altındaki Doğu Kudüs'te düzenlediği basın toplantısında, örgütün, "Siyonist Varlığ’ın Apartheid Rejimi: Filistinlilere Yönelik Irksal Ayrımcılık ve İnsanlığa Karşı İşlenen Suçlar" başlığıyla hazırladığı 280 sayfalık raporu duyurdu.
Callamard, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Milyonlarca insanı kurumsallaşmış ve uzun vadeli ırkçı baskılara maruz bırakmak etrafında şekillenen bir sistem hiçbir şekilde haklı gösterilemez. Dünyamızda apartheid rejimine yer yoktur. Siyonist Varlığ'a anlayış göstermeyi seçen devletler kendilerini tarihin yanlış tarafında bulacaklar.
Siyonist Varlığ'a silah temin etmeye devam eden ve onu BM'de hesap vermeye karşı koruyan devletler uluslararası hukuk düzenini baltalayarak apartheid sistemini destekliyor ve Filistin halkının acılarını daha da artırıyor."
Siyonist Varlık yönetiminin Gazze'deki insan hakları ihlallerinin örneklendirildiği raporda, şunlara yer verildi:
"2018'de Gazze'de, Filistinliler her hafta, İsrail sınırı boyunca, mültecilerin geri dönüş hakkını ve ablukanın kaldırılmasını talep eden protestolar gerçekleştirmeye başladı. Siyonist Varlığ’ın kıdemli yetkilileri daha protestolar başlamadan duvara yaklaşacak Filistinlilerin vurulacağı uyarısında bulundu. 2019 sonu itibariyle İsrail güçleri 46'sı çocuk 214 sivili öldürmüştü."
Örgüt, rapordaki belgelere göre Filistinlilerin sistematik olarak hukuka aykırı bir biçimde öldürülmesine dayanarak, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ni (BMGK) Siyonist Varlığ'a kapsamlı bir silah ambargosu uygulamaya çağırdı.
Söz konusu ambargonun, tüm silahların ve mühimmatın yanı sıra kolluk ekipmanını da kapsaması gerektiğine dikkat çekilen çağrıda, "BMGK'nın ayrıca apartheid suçunda en sıklıkla işaret edilen İsrailli yetkililer hakkında malvarlığını dondurmak gibi planlı yaptırımlar da uygulaması gerektiği." vurgulandı