Arap ve İslam Ümmeti, kibirli Batı ve Amerika'ya bağımlılığını radikal bir şekilde yeniden gözden geçirmeli. Filistinliler, Siyonist varlığın tüm askeri gücü ve ağır silahlarıyla, sizinle karşılaştığında veya siz onunla karşılaştığınızda zayıf ve korkak olduğuna inandırılmalıdır. Oysa o, kendi toprağından başka bir toprakta savaşıp, modası geçmiş ve alay konusu haline gelmiş inançlar ve ideolojileri savunuyor. Allah'a ve Resulü Muhammed'e (s.a.s) sımsıkı bağlanarak bu siyonist varlığa karşı çıkıp, onun vahşi ve barbar saldırıları karşısında sarsılmaz şekilde durmanız gerek. İslam ümmeti, Allah'ın kendisine bahşettiği güç, para, imkanlar ve sahip olduğu donanım ve teçhizatları kullanarak, vicdanını, duygusunu ve duyarlılığını yitirmiş, insanlığa, ahlaka, elçi ve paygemberlerin öğretilerine sırtını dönmüş bir düşmanla karşı karşıya kalan Filistin ve onun mazlum halkının arkasında durmalı. Yüce Allah'ın şu sözlerine kulak vermelisiniz: “Gevşeklik göstermeyin, üzülmeyin; eğer inanmışsanız şüphesiz en üstün olan sizsiniz.” (Âl-i İmrân Suresi: 139). Eğer düşmanınızın gerçek yüzünü bilmek istiyorsanız Yüce Allah'ın şu sözünü düşünün: “Bundan sonra kalpleriniz yine katılaştı; artık kalpleriniz taş gibi, hatta daha da katıdır.” (Bakara Suresi: 74 ).
Allah, aziz şehitlerimize rahmet eylesin, o canavar ve vicdansız zalimlere hak ettikleri şekilde cezalandırsın.